Wholesale fresh cut flowers

Tarladan topladığınız o muhteşem çiçekler… Renkleri, kokuları ve tazelikleriyle büyüleyici görünüyorlar. Ancak işin en zorlu kısımlarından biri, o narin güzelliği müşteriye ya da vazoya ulaşana kadar koruma maratonu, şimdi başlıyor. Hasat sonrası süreç, en az yetiştirme süreci kadar bilgi ve özen gerektirir.
Çiçeklerinizi depolama ve taşıma sırasında taze, canlı ve zarar görmemiş halde tutmak için dikkat edilmesi gereken kritik adımlar şunlardır.
1. Her Şey Doğru Hasatla Başlar
Çiçekler hâlâ tarladayken bile depolama ve taşıma sürecinin başarısını etkilemeye başlarsınız.
- Zamanlama Her Şeydir: Hasat için en ideal zaman serin, erken sabah saatleridir. Bu saatlerde çiçekler günün sıcağından etkilenmez ve bolca su depolamış olurlar.
- Keskin ve Temiz Aletler: Kör ya da kirli aletler çiçek saplarını ezerek su alımını engelleyebilir ve hastalık bulaşma riskini artırabilir. Daima keskin ve dezenfekte edilmiş makas veya bıçak kullanın.
- Hızlı Sulama: Kestiğiniz çiçekleri hiç vakit kaybetmeden, tek bir saniye bile gecikmeden temiz su dolu kovaların içine yerleştirin. Bu, sapların hava almasını önler ve çiçeklerin tazeliğini uzatır.
2. Ön Soğutma: Tazeliğin Altın Kuralı
Bu, profesyonellerin en büyük sırlarından biridir. Ön soğutma, çiçeklerden “tarla sıcaklığının” hızla uzaklaştırılması ve onları adeta uyku hâline sokmak anlamına gelir. Bu işlem çiçeklerin solunumunu (yaşlanma hızını) yavaşlatır ve ömrünü önemli ölçüde uzatır. Çiçekler genellikle birkaç saat boyunca 2-4°C (35-39°F) arasındaki soğuk odalarda tutulup ön soğutma işlemine tabi tutulur.
3. Soğuk Zincir: Asla Kırılmaması Gereken Bağlantı
Soğuk zincir, çiçeğin hasat edildiği andan nihai tüketiciye ulaşana kadar sürekli serin bir ortamda (genellikle 2-4°C / 35-39°F) tutulması anlamına gelir. Bu zincirin tek bir halkasının bile kırılması, çiçeğin ömründen saatler hatta günler çalabilir. Depolama alanınızın ve nakliye aracınızın mutlaka sıcaklık kontrolüne sahip olduğundan emin olun.
4. Doğru Beslenme ve Sulama: Yolculuk İçin Enerji
Sadece su her zaman yeterli değildir. Özellikle uzun yolculuklarda çiçeklerin beslenmeye ihtiyacı vardır.
- Temiz Kovalar ve Temiz Su: Bakteri oluşumunu önlemek için kovaların daima tertemiz olması çok önemlidir.
- Çiçek Koruyucuları: Ticari olarak satılan çiçek koruyucular (kesme çiçek besini), çiçeğe enerji vermek için şeker, su alımını kolaylaştırmak için asitleştiriciler ve bakteri oluşumunu önlemek için biyosit içerir. Bu karışımlar, çiçeklerin vazo ömrünü iki katına çıkarabilir.
5. Akıllı Paketleme: Narin Güzelliği Korumak
Paketleme, çiçekleri fiziksel hasarlardan koruyan bir zırh gibidir.
- Sürtünme ve Zedelenmeyi Önleyin: Her demeti kâğıda veya özel kılıflara sararak çiçek başlarının birbirine sürtünmesini ya da zedelenmesini önleyin.
- Doğru Kutuyu Seçin: Çiçekleri dikey veya yatay şekilde taşıyabilecek, yeterli hava dolaşımı sağlayan ancak sarsıntıyı en aza indiren sağlam karton kutular kullanın. Kutunun içindeki boşluklar, çiçeklerin hareket etmesine ve zarar görmesine neden olabilir.
- Hava Sirkülasyonu: Kutuların içinde yeterli hava akışı sağlanması, nem birikimini ve Botrytis (gri küf) gibi hastalıkların oluşumunu önler.
6. Sessiz Düşman: Etilen Gazı
Etilen, meyveleri olgunlaştıran doğal bir bitki hormonudur, ancak kesme çiçekler için adeta bir zehir gibidir. Çiçeklerin hızla yaşlanmasına, solmasına ve yapraklarını dökmesine neden olur.
- Etilen Kaynaklarından Uzak Durun: Çiçeklerinizi asla olgunlaşan meyvelerle (özellikle elma ve muz), sebzelerle, egzoz dumanıyla veya sigara dumanıyla aynı ortamda bulundurmayın.
- Etilen Engelleyiciler: Çiçekleri etilenin zararlı etkilerinden koruyan özel ürünler piyasada bulunmaktadır. Bu ürünler, özellikle karanfil, lale ve sümbül gibi etilene duyarlı çiçekler için adeta hayat kurtarıcı olabilir.
Bu adımların her biri zincirin bir halkası gibidir. Bunlardan birini bile ihmal etmek, tüm emeğinizin boşa gitmesine neden olabilir. Unutmayın, tarlada başlayan güzellik, ancak doğru depolama ve taşıma teknikleriyle taçlandırıldığında gerçek değerine ulaşır.